Kılıçlar kınında kalkanlar yerde, Kılıç Kalkan oynayan ustalar nerde...

24 Mayıs 2012 Perşembe

KILIÇ-KALKAN DESTANI

KILIÇ-KALKAN DESTANI


Güneş doğruldu, ateşler yandı, gök dumanlandı
Yetmiş ilden yetmişyedibin boy toplandı.

Otağlar kuruldu, karıştı boylar toylara
Puslu bir yaylada ilkbaharın gelişi kutlandı.

Bir bir yiğitler bir bir demir dövdükçe dağlar inledi
Bir çocuk bir dededen bir masal dinledi.

Yemişler yendi, memelerden bebeler beslendi
Birden bire bir yiğit ortalığa bir seslendi;

“Erler meydanda erenler meydanda
erleri yerlere serenler meydanda
bize yiğit derler diyenler, dursun divane
kılıca çifte suyu verenler meydanda.”

Cümle kalabalık içinden bir tir gibi bir yiğittir çıktı,
Başta keçe külah, çiçekli cepken, bağrı kalkan gibi açıktı.

çelik de bizde bilek de bizde
çelik gibi yürek de bizde
madem meydan okunmuş bir kez
varıp divane durak da biz de.

İki öbek yiğit geldi eksiksiz durdu karşı karşıya
İki öbek de güveniyor belli ki her iki kolbaşıya

Yar işlemiş acem şaldan, yağlık ikisinde de kanlı
İki ayrı yar, iki ayrı dağdı, iki ayrı delikanlı

Zülf-ü yare değecekmiş gibi uzaktı yiğitlerin arası
Kolbaşı bir çekti, semayı yıkacaktı “Has Dur” narası

O anlar kılıçlar kılıçlara, kalkanlar kalkanlara değdi,
Olanlar ki bir savaş değil, bir yiğitlik gösterisiydi.

Kılıçlar kılıçlara kalkanlar kalkanlara doydu
Yerde toprak ana akan al kanlara doydu.

Yar gibi tatlı ya, kar gibi soğuk geçti dövüş bir müddet
Durdu iki taraf, kolbaşlarının gözlerinde bir hiddet.

Beri çekildi herkes kaldı kolbaşları ortada
İşte şimdi erdi dövüş lezzetli bir tada

Kalktı kılıçlar, kılıçlarda kıvılcım karşılıklı geçtiler
Nicedir nice savaşta nice başı bu hamleyle biçtiler.

Biri Bak sağına, şimdi seni biçtim dedi
Biri “Bak soldan, peki nasıl da kaçtım.” dedi

Biri kılıcından emin yüklendikçe yüklendi
Biri kalkanına teslim direndikçe direndi

Sıçradılar göğüs göğüse havada bir an için kaldılar
Birbirlerinin nefesini yine birbirleri içine aldılar.

Bu itiş kakış içinden biri bir ani hamle yaptı
Savurdu kılıcı hasmının başından keçe külahı kaptı

Kaldı keyfiye boynunda, biri bir külaha baka kaldı
Belli ki kellenin gitmesine çok az bir fark vardı.

İkimiz de yiğit ikimiz de denk ya, bitmez bu cenk dediler
Kolbaşlarıyla yiğitler birbirlerine tebessüm ettiler.

Sevişenler gibi sarılıyordu şimdi şiddetli savaşanlar
Şimdi nerde daha bir dem önceki o hiddetli anlar

Bu yiğitlik gösterisinden nasibini bilcümle meydan aldı
Bu yiğitlik gösterisinden bana miras bir Kılıç Kalkan kaldı.

Dr. Ufuk AYDIN

KILIÇ-KALKAN GÜLBANKI (ANDIMIZ)

KILIÇ-KALKAN GÜLBANKI  (ANDIMIZ)

Allah Allah,İllallah.
Yürekten ala yoktur silah.

Arz-ı endam ile namerdi alaşa edip
Çıkıp meydane cengi temaşa edip

Kader kaza haktır, “destur” sendedir.
Arşı sallayacak “Has dur!” sendedir.

Hasdur, kalemi kılıç , göğsü kalkan için,
Hasdur, şu kadim destanı yaşatan için,
Hasdur, evlad-ı fatihan için
Hasdur, kılıç kalkan için.

Kılıcın keskin, kalkanın pek olsun.
Duruşun tok, vuruşun kıvrak olsun.
Öfkeli halinde dahi muamelen yumuşak olsun.
Yere yıktığın hasmın affına nail olsun.
Yüzün pak, nazardan uzak olsun.
Nefsinden gayri düşmanın olmasın.
Gökte ve yerde emsalin bulunmasın.
Makamın üstte, bileğin usta olsun.

Ustaya destur gerekmez,
Haydi, Ya Allah.

Dr. Ufuk Aydın

22 Mayıs 2012 Salı

Bursaspor'u Türkiye Kupası Finaline Uğurladık...

Bursasporumuzu cenge uğurlar gibi finale uğurladık..

Futbolcularda ve bizdecoşku zirvedeydi...








1326 Osmanlı Kılıç Kalkan Ekibi Olarak Bursaspor'u 2012 Türkiye Kupası Finali'ne uğurladık.

15 Mayıs 2012 Salı

l'equie de Kılıç Kalkan est un esprit de jeux .je veux remericer tous les jouers folklorique soit les habits  et soit CHEZ MOİ .EN MEME TEMPS JE VOUS FELİCİTE DE MESUT KARLIK POUR QU'İL DEVELOPPE DE CE JEUX FOLKLORİQUE DANS L'EUROPE ET TOUS LE MONDE .
KILIÇ KALKAN EKİBİ BİR ZEKA OYUNUDUR.BENİM EVİM İ AÇTIĞI ,KIYAFETLERİ SERGİLEDİĞİ İÇİN MESUT KARLIĞI BU OYUNU GELİŞTİRDİĞİ ,AVRUPA YA VE DÜNYA YA TANITTIĞI İÇİN
TEŞEKKÜR EDİYORUM.

11 Mayıs 2012 Cuma

Mavi Yeşil Dergisi Ekim 2009, Sayı 30


Gazeteci Engin Çakır'ın yayımladığı Mavi Yeşil Dergisi'nin 30'uncu sayısında Mesut Karlık ve Kılıç Kalkan Müze Evi ( Benim Ev ) vardı...







30 Yıllık Hayalin Temellerinin Atıldığı Yer



Kılıç Kalkan ustası Mesut Karlık, artık hayal olmaktan çıkıp Bursa'da iyice kabul gören ve dahası tercih sebebi sayılan Bursa Fetih Dönemi Kostümlerinin yeniden doğuş hikayesini kendi ağzından ve fotoğraflarıyla anlattı...


1987 tarihinde TRT'de yayımlanan ve Cihan Ünal'ın başrolünü oynadığı Osmancık Kuruluş dizisinin Bursa Kocayayla'daki çekimlerine katıldık. Böylece, 400 çadırdan imparatorluğa geçişin hikayesinde bizler de yer aldık.



Bizler Osman Bey'in Alplerini canlandırmaktaydık. Çekimlerde giydiğimiz temsili Bursa fetih dönemi kostümleri, bende önceden beri var olan, eski Türklerden beri giyilen ve Dede Korkut destanlarında anlatılan kostümleri yeniden hayata geçirme ve Kılıç Kalkan dansı ile bütünleştirerek gelecek kuşaklara aktarma fikrini iyice alevlendirdi. Ve yaklaşık otuz yıl sürecek çalışmalarımın temelleri atılmış oldu.


 Cihan Ünal ile birlikte çekinmiş olduğumuz bir kare.


Faruk Tınaz ve Cihan Ünal dizide aynı karede...


Beyhan Şimşek, Cihan Ünal...


1326 Osmanlı Kılıç Kalkan Film karesinde


Mesut Karlık dizide rol gereği kuzu çevirirken...


Bursa Şair Ahmet Paşa Türbesi'nde, Mesut Karlık Paşa kaftanı ile ünlü bir defile organizasyonunda...